İstanbul Üniversitesi Fakültelerine ait binaların yenilenme projesinin akıbetine ilişkin

Kamuoyunda Çapa Tıp Fakültesi olarak da bilinen İstanbul Tıp Fakültesi, Türkiye’nin en eski üniversitesi İstanbul Üniversitesine bağlı Türkiye’nin ilk tıp fakültesidir. Osmanlı’nın 1827’de kurulan ilk tıp fakültesi Mekteb-i Tıbbiye-i Şahane’nin devamı olan İstanbul Tıp Fakültesi Cumhuriyet ile birlikte Türkiye’de modern tıbbın gelişimine öncülük etmiş, sayısız hekim ve bilim insanı yetiştirmiştir. İstanbul’un Fatih ilçesinin Çapa semtinde yer almasından dolayı Çapa Tıp Fakültesi olarak da bilinir.

İstanbul Tıp Fakültesi 1933’te Atatürk’ün gerçekleştirdiği Üniversite Reformu ile Avrupa’nın en önemli Tıp Fakültelerinden biri haline gelmiştir.

Tarihi öneminin yanında bugün de ülkemizin en köklü tıp eğitimi merkezlerinden biri olma niteliğini taşıyan İstanbul Tıp Fakültesi bünyesinde yer alan birçok branşta uzmanlaşmış kadrosu ile sadece Fatih ilçesinin ya da İstanbul’un değil, tüm Türkiye’nin sağlık sorunlarına çözüm bulma konusunda ilk akla gelen hastanelerinden biri olma özelliğini taşımaktadır.

İstanbul Tıp Fakültesi Hastanesi‘nin misyonu lisans ve lisansüstü öğrencilerinin eğitim ve uygulama ihtiyaçlarını akademik personelin araştırma ihtiyaçlarını en üst düzeyde karşılamak ve topluma çağdaş yönetim ilkeleri doğrultusunda, uluslararası standartlara uygun, standart ve etkin bir sağlık hizmeti sunmaktır

Kent kimliği açısından değerlendirildiğinde de İstanbul Tıp Fakültesi konumu itibariyle Fatih ilçesinin ve dolayısıyla İstanbul’un kent dokusunda önemli yer tutar. Hastanenin bulunduğu konumun ulaşıma elverişliliği ülkenin dört bir yanından sağlıklarına kavuşmak için gelen yurttaşlar için kolaylaştırıcı bir diğer unsurdur.

2018 yılında Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan İstanbul Tıp Fakültesi Hastanesi’nin birçok binasının deprem riski nedeniyle yıkılması gerektiğini söyleyerek, İstanbul Üniversitesi’ne Hasdal’da yaklaşık 700-800 dönüm bir arazi tahsis ettiklerini belirtmiş ve “Orada İstanbul Üniversitesi’nin asli kampüsü veya külliyesi olacak” demişti. Ancak bu açıklama kamuoyundan ve Fakülte çalışanlarından, öğretim görevlileri ve öğrencilerden, vatandaşlardan yoğun tepki çekmiş, İstanbul Tıp Fakültesi’nin yerinde yenilenmesi gerektiği vurgulanmıştır.

22021 Ocak ayında ise Kamu İhale Kurumu tarafından yapılan açıklama ile 2 milyarlık hastane yapım ihalesinin bu tarihten 4 ay önce, özel davetle Kolin İnşaat’a verildiği açıklanmıştır. Bu çerçevede;

  1. İstanbul Tıp Fakültesi’nin yerinde yenilenmeme gerekçesi nedir?
  2. Fakülte’nin Hasdal’a taşınması kararı alınmadan önce Fakülte çalışanlarının, öğretim görevlilerinin, öğrencilerinin ve Fatih sakinlerinin görüşü neden alınmamıştır?
  3. Vatandaşların nezdinde İstanbul Tıp Fakültesi binasını işlevsiz ve atılmış gibi göstermek için binaların bakım ve onarımının aksatıldığı iddiaları doğru mudur?
  4. Türkiye tıp ve bilim tarihinde önemli yeri olan İstanbul Tıp Fakültesi’nin mevcut konumundan koparılarak Hasdal’a taşınmak istenmesinin arkasında yatan gerçek gerekçe nedir?
  5. Olası bir taşınma işleminin ardından İstanbul’un önemli merkezlerinden olan Fatih’te yer alan İstanbul Tıp Fakültesi binaları ve arsasına ilişkin nasıl bir tasarrufta bulunulacaktır?

https://www2.tbmm.gov.tr/d27/7/7-65614s.pdf