13/11/2018 tarihli Plan ve Bütçe Komisyonu

ALİ ŞEKER (İstanbul) – Sayın Bakanım, yeni göreviniz hayırlı olsun ama başarılı bir sistem devralmadınız, işiniz zor. Allah kolaylık versin diyorum.

Şimdi, bu yeni düzenlemelerde Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü dururken “Sağlığın Geliştirilmesi Genel Müdürlüğü” adıyla başka bir genel müdürlük kuruldu. Tabii, bunların kurulması, mevcut durumun işlememesi sonucunda ortaya çıkan bir durum. OECD ülkeleri arasında da sonuncu olmamız sağlıkta çok iyi olmadığımızı gösteriyor. Arkadaşlar az önce dediler ki: “Çok iyi durumdayız, iyi bir noktaya geldik.” Sonunculuğun neresi iyi? Onun için bunun düzelmesi lazım, sağlık herkese lazım. O konuda, gerek doktor sayısı konusunda olsun gerek genel ölçütler konusunda sıkıntımız var. Şimdi, bu kadar doktor sayısı azken bir de madde 5 gündeme geldi ve bu madde 5’te de birçok hekim görev yapamayacak. Bununla da ilgili, bunun çekilmesi konusunda yaygın bir talep var. Bunu değerlendirmenizi talep ediyorum.

BAŞKAN – Muayenehanelerde de mi çalışamayacaklar? Muayenehane de mi açamayacaklar?

ALİ ŞEKER (İstanbul) – Muayenehaneciliğin tamamen bittiğini, yüzde 1 bile kalmadığını biliyoruz. O gerçekçi bir durum değil.

1219 sayılı Yasa’nın 28’inci maddesinde bir düzenleme yapılarak özel, belli gruplar için, terör örgütüne üye olanlar için özellikle bu kanunun getirildiğini söylüyordunuz. Bununla ilgili özel bir düzenleme yapılabilir ama bunun mutlaka mahkeme kararıyla bir üyelik bağının olduğunun tespit edilmesi gerekiyor, yoksa bir kapıcının verdiği bilgiyle, bir bekçinin tuttuğu raporla insanların hayatı kararmamalı diye düşünüyorum.

Aile hekimliği sistemi var. Aile hekimliği, İstanbul’da özellikle… 779 aile hekimi yok, bunların birçoğunun binası yok. 263 aile hekimi tek tabanca çalışıyor, yanında kimse yok. Aile hekimliği listelerine baktığınızda da Birleşmiş Milletler katılımcı listesi gibi; her milletten adamlar, her isim orada bulunuyor. Bir yandan bütün milletlerden adam çalıştırırken bizim kendi yeni mezun hekim kardeşlerimize de çalışma alanları açmamız gerekiyor, engelleyici düzenlemeler yapmamamız gerekiyor çünkü çalışma hakkı anayasal bir hak, bir kanunla bunu engellememek gerekiyor. Bu konu eşitlik ilkesine de aykırı bir düzenleme. Bunun mutlaka düzeltilmesi gerekiyor.

Geleneksel tamamlayıcı tıpla ilgili yeni düzenlemeler yapılacağı söyleniyor. Tıbbın tamamlayıcısı olmaz; tıp, pozitif bilimdir, delilleriyle her zaman aynı sonuçları aldığımız uygulamalarıyla bir bilimdir, pozitif bir bilimdir. Onun için pozitif bilimden ayrılmamak gerekiyor, bu konuda özen göstermek gerekiyor. Özellikle aşılamalarla ilgili çok ciddi sıkıntılar var. Aşı karşıtı kampanyalar… Toplumda aşılanmamış bir popülasyon işte belli hastalıklara göre yüzde 5’in üzerine çıktığında, o toplum artık aşılanmanın kıymetini artık yaşayamaz. Kızamığı yeni yeni görmeye başladık. Özellikle Suriye’den gelen hastalarla, çocuklarla birlikte bu aşılanmamış nüfus belli bir orana çıkıyor, bu da toplumda çok ciddi sıkıntılar yaratıyor. Sonrasında, o “SSPE” dediğimiz -2 bine yakın var şu anda ama belki tekrar artmaya başlayacak bu- konuda da özen göstermek gerekiyor diye düşünüyorum.

Hava kirliliği konusunda… Özellikle termik santraller hava kirliliğini daha da artırıyor. Sigarayla ilgili önlemler alınıyor -tabii ki önlemler alınsın sigarayla ilgili- ama öyle cezalar geliyor ki 20 bin lira ceza geliyor yeni düzenlemeyle. Bu da o büfelerin, o bakkalların, o dükkânların kapanması manasına geliyor. Cezalar orantılı olmalı, ölçülü olmalı.

Hava kirliliğiyle ilgili de mutlaka tedbir alınmalı çünkü sigara kadar hava kirliliğinin de insan hayatını kısalttığı, zararlı olduğu tespit edilmiş durumda. Cenevre’deki konferansa Türkiye’den hiçbir kurum katılmadı. Önümüzdeki dönem bu hava kirliliğiyle ilgili konferansa mutlaka Bakanlıktan da birilerinin katılması faydalı olacaktır diye düşünüyorum.

Şimdi, Nusret Fişek, zamanında halk sağlığı konusunda çok büyük emekleri olan hocamız ve ücretsiz olarak Türkiye’nin dört bir yanında sağlık ocaklarını kurdu ve onların hepsi devletin malıydı. Büyük şehirlerde özellikle aile sağlığı merkezleri çok ciddi bir sıkıntı, yer bulamıyorlar. Bunların yeniden mutlaka bir kamu binasında görev yapması gerekir diye düşünüyorum. Bu konuda da tedbir almanızı bekliyorum.

Bu 5’inci maddenin özellikle ortadan kalkması için de bir şeyler yapılmasını bekliyorum.

Teşekkür ediyorum.