11/11/2022 tarihli Plan ve Bütçe Komisyonu

ALİ ŞEKER (İstanbul) – Tamam başlayalım.

Şöyle: Sayın Kılıçdaroğlu’ndan sonra yaklaşık 10 kadar SGK Genel Müdürü geldi geçti ama hiçbirisinin adını hatırlamıyorsunuz herhâlde.

YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) – Unutamıyoruz(!)

ALİ ŞEKER (İstanbul) – O dönemde gayet başarılı bir çalışma yapmış olan Sayın Kılıçdaroğlu’nu hep gündeme getiriyorsunuz, o günkü hükûmetleri nedense hiç göz önüne almıyorsunuz.

Politikaları hükûmetler ortaya koyar, bürokratlar uygular. Bu konuda sizin uyguladığınız yirmi yıllık politikalar da ülkeyi bu noktaya getirdi.

Önlenebilir iş cinayetleriyle hayatını kaybeden tüm emekçileri saygıyla anarak başlamak istiyorum konuşmama. Sayın Bakan iyi bir şey söyledi, dedi ki: “Ya, bu sistem sıkıntılı, parayı veren iş güvenliğini çalıyor.” Yani iş güvenliği ve işçi sağlığıyla ilgili olarak eğer patron, işine gelmeyen bir öneriyi, uyarıyı ısrarla devam ettiriyorsa o kişiyle çalışmıyor ve o kusurlar devam ediyor ve Amasra’da olduğu gibi de bazen insanlar -42 kişi orada- canlarıyla bunun bedelini ödüyor. Başından beri -bir iş yeri hekimi olarak ben- uyardık, bu sistem doğru değil, mutlaka havuzdan bu hizmet alınmalı ve patronlar da bu paraları o havuza ödemeli ve orada da Bakanlık düzenleyici, denetleyici görevini yerine getirmeli dedik. Bu noktaya gelmenizden dolayı memnunuz, bunun bir an önce düzenlemesinin yapılıp hayata geçmesi işçilerimizin can güvenliği açısından da faydalı olacak. Yirmi yılda iş güvenliği tedbirlerinin yeterince alınmamasından dolayı 30.224 emekçi hayatıyla bunun bedelini ödedi yani 30 bin insanın öldüğü bir alandan bahsediyoruz ve bu dönemin hepsinde de Adalet ve Kalkınma Partisi iktidardaydı. Her gün 5 emekçinin hayatını kaybettiği bir durumdan bahsediyoruz ve bunun Avrupa’da, Almanya’da örnekleri onda 1 düzeyinde yani orada kader değil, fıtrat değil ama biz maalesef böylesi hükûmetler tarafından yönetilince kader diye bize dayatılmaya çalışılıyor, hâlbuki bu göz göre göre gelen ihmaldir.

Orada, Amasra’da üç dakikada bir alarm vermişken atık havasındaki karbonmonoksit düzeyi ve bu yok sayılmışken… Artık sistem öyle bir şey olmuş ki üç dakikada bir alarm mı olur? Artık alarm bile yok sayılmaya başlanmış ve sonra metan gazındaki yükseliş ve uzaklara konan dedektörler oradaki faciayı göz göre göre davet etmiş. Orada ailelerle görüştüğümüzde “Bizi patlatacaklar.” diye söylediklerini o aileler bize de ifade ettiler ve maalesef onlar hayatlarını kaybetti.

Engellilerin ödemelerinde hane halkının gelirine bakılıyor hâlbuki sosyal devlet hane halkının gelirine bakmamalı, o kişinin gelirine bakmalı. Ailelerin geliri üzerinden devlet kendi görevini ailelerin üzerine yıkmamalı.

İşsizlik Fonu’na başvuranların çok önemli bir kısmı, yarısından fazlası ücret alamıyor yani o İşsizlik Fonu’ndan yararlanamıyor. 1 milyon 246 binin üzerinde başvurudan 604 bini maaş hakkı kazanmışken 641 bini maalesef bu destekten mahrum kalmış ve bunların çocuğu var, ailesi var; bunlar dar gelirli, kıt kanaat geçinmeye çalışan insanlar, bunlar çaresizlik içerisinde hayatlarını sürdürmeye çalışıyor.

Her 5 gençten 1’i işsiz, her 4 genç kadından da 1’i yine işsiz yani kadınlar daha çok ezilmeye bu sistemde devam ediyor. 15-24 yaş grubu arasında yer alan 12 milyon 38 bin gencin 2 milyon 736 bini ne eğitimde ne istihdamda. Diğer yandan, örgün eğitim çağında olması gereken çocuklar açık lisede okutuluyor hâlbuki on iki yıl eğitim zorunluydu hani ama o çocuklar ucuz iş gücü olarak çalışırken açık liselerde okutularak örgün eğitim çağında olmalarına rağmen çalıştırılıyorlar maalesef.

Daha önceden 1 emekliye 2 kişi çalışırken şimdi 1 emekliye 4 kişi düzeyinde. Bizim, bu çalışan sayısını, istihdamı artırmamız gerekiyor. Bu konuda da bir bakanın açıklaması vardı “Eğer Suriyelileri gönderirsek sanayicimiz iflas eder.” diye. Bu tutum Türkiye’ye yakışan bir tutum değil.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ – Teşekkür ediyoruz Sayın Şeker.

ALİ ŞEKER (İstanbul) – Kısa…

BAŞKAN CEVDET YILMAZ – Bir cümleyle lütfen.

ALİ ŞEKER – SGK’nin alacakları var. Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığından alacakları var, bu alacakları Varlık Fonuna devredildiğinden beri tahsil edilmiyor. Bunların da tahsil edilmesi gerekiyor.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ – Teşekkürler, sağ olun.

ALİ ŞEKER (İstanbul) – Daha önce bir açıklamanız vardı “Madencinin primiyle bunlar toplanıyor.” diye.