Ali Şeker: “Asıl darbe AKP’nin kayyum politikasıdır.”

Darbe söylentileri üzerinden bir süreden beri propaganda yapan hükümet, HDP’li 5 belediyeye daha kayyum atadı. Siyasi partiler, kayyum atamanın darbe olduğunu belirterek ‘Asıl darbeci işte bu iktidar ve uygulamaları’ dedi

İçişleri Bakanlığı, HDP’li Siirt, Iğdır, Kurtalan, Altınova ve Baykan belediyelerine kayyum atadı. Siirt Belediye Eşbaşkanı Berivan Helen Işık, Baykan Belediye Eşbaşkanı Ramazan Sarsılmaz, Iğdır Belediye Eşbaşkanı Yaşar Akkuş, Muş’un Korkut ilçesi Altınova Belde Belediye Eşbaşkanı Casim Budak ve Kurtalan Belediye Eşbaşkanı Baran Akgül görevlerinden alınarak, yerlerine kayyum atandı. Iğdır’a Vali Enver Ünlü, Siirt’e Vali Ali Fuat Atik, Baykan’a Kaymakam Mehmet Tunç, Kurtalan’a Kaymakam İhsan Emre Aydın, Altınova’ya Korkut Kaymakamı Hasan Sadebıyık kayyum olarak atandı. Belediye eşbaşkanlarının görevlerinden alınmasından sonra evlerine baskınlar düzenlendi, belediye binaları polis ablukasına alındı. Gazetemize konuşan siyasetçiler, uygulamayı darbecilik olarak niteledi.

‘Kayyum darbedir’

CHP İstanbul Milletvekili Ali Şeker, AKP’nin HDP’li belediyeler üzerindeki anti-demokratik uygulamalarının devam ettiğine dikkat çekti. Geçtiğimiz günlerde darbe tartışmalarının yaşandığını hatırlatan Şeker, asıl darbenin AKP’nin kayyum politikası olduğunun altını çizdi. Şeker, “İktidar Covid-2019 etkisi altında anti-demokratik uygulamaları yerleştirme çabasına ara vermiyor. Darbe diye bağıranlar kendi darbelerini dayatıyorlar. Kendi yapmış olduğu darbeyi pekiştirirken yüksek sesle bir darbe olacakmış diye bir algı operasyonu yürütüyorlar. Kendi darbelerini maskelemek adına yaptıkları bir psikolojik harekat. Bu demokrasi anlayışıyla alakalı bir durum. Bu konuda maalesef ne gün ayırıyor ne de zamani. İhtiyacı baskıyı artırmak ve bu şekilde otoriter rejimi yerleştirmek olunca ona göre davranıyorlar” dedi.

AKP’nin başarısızlığı’

CHP Ankara Milletvekili ve Parti Meclisi üyesi Gamze Taşçıer de, AKP’nin keyfe keder bir politika yürüttüğünü belirterek, demokrasiyi yok saydığını söyledi. “CHP olarak en başından itibaren demokrasiden yana tavır sergiliyoruz. HDP belediye başkanları sandıkta seçilmiş kişilerdir. Eğer bir suçları varsa hukuki süreç başlatılır. Terörle bir bağlantısı varsa yerine gelecek kişilere cezai yaptırım uygulanır. Keyfe keder hiçbir soruşturma olmadan yapılanları doğru bulmuyoruz. Belediye meclisi içerisinden bir seçimle gelmesi gerekir yerlerine gelecek kişilerin. Her zamanki gibi seçmen iradesinin ikinci plana atılmasını kabul etmiyoruz. İktidar şuan ülkenin en büyük problemi olan ekonomiyi, işsizliği ve salgın koşullarında son derece başarısız bir süreç sergiledi. Dolayısıyla bunu bastırmak için suni gündemler yaratıyor. Ya beka sorunu ya da dış güçler gibi algı operasyonu yapıyor ama ne kadar gündemi değiştirmeye çalışırsa çalışsın yurttaşlar yaşadığı sıkıntıyı cebindeki yokluğu mutfağındaki yangını bilir. Dolayısıyla bütün bu gündem değiştirme çabaları boşunadır. En yakın ilk seçimde bu iktidar gidici bunun kendileri de farkındalar. CHP her zaman demokrasinin yanında oldu. AKP’nin beceriksizliğini, başarısızlığının cevabını sandıkta verecek” dedi.

‘Kayyuma alışmamalıyız’

Yeşiller Sol ve Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti) Eşbaşkanı Eylem Tuncaelli ise, kayyum politikasının irade gaspı olduğunu vurguladı. Toplumun kayyum zihniyetine karşı duyarlı olması gerektiğini vurgulayan Tuncaelli, “Biliyorsunuz bir önceki dönemden milletvekillerinin dokunulmazlıkların kaldırılmasıyla başlayan bizim irademize dönük saldırılara karşı Yeşil Sol Parti olarak irademe dokunma kampanyası başlatmıştık. Ardından da tek tek belediyelere kayyum atamaları, belediye başkanlarının haksız yere tutuklanma sürecini yaşadık. Bu dönem özellikle seçimde alamadığı belediyelere dönük AKP’nin baskısını hep birlikte yaşıyoruz. Ülkenin bir an evvel demokratik kurallara dönmesinin gerektiğinin bir kez daha altını çizmek gerekiyor. AKP her söyleminde milli irade diyor ama kayyum atayarak halk iradesini yok sayıyor. Seçimle asla alamayacağı yerleri bu şekilde atanmışlıklarla çözmeye çalışan bir iktidar ile karşı karşıyayız. Sadece irade gasp edilmiyor, demokrasi de gasp ediliyor. Tüm insanların duyarlı olması lazım. Toplum artık neredeyse kayyum atamasına alışacak hale geldi. Bir an evvel buna son verilmesi lazım. Özellikle kadın iradesi üzerine yapılan saldırıyı da ayrıca belirtmek gerekiyor. Eşbaşkanlık bizim mor çizgimiz. Biz kadınlar olarak hayatımızın her alanında varız. Tüm halkı belediyelere destek olmaya çağırıyoruz. Son olsun dediğimiz hiç bir şey son olmadı. Demokrasi herkese lazım” diye konuştu.

Kaynak: Yeni Yaşam Gazetesi